12 Mart 2009 Perşembe

EY SARI GÖK BULUTU

EY SARI GÖK BULUTU



dön kendine, gözlerimi yüzünde

vur kendini kimsesiz yollara ömrünün

ey sarı gök bulutu, ey ızdırap gülşeni

zaman definesini taşı dağarcığında

yoksa aşkı bir belalı vadiye çekersin



eline geçince ruhun dizginlerini

umudunu imkansız çöllere taşır ölüm

kumların dehşetine salar gezginlerini

efsunlu bir vahanın bağrına düşer ölüm



eteği neden yaslı keremsiz kalan dağın

hangi rüzgar kuruttu duygular tarlasını

ey sarı gök bulutu, ey ızdırap gülşeni

dokundur ellerini şiirin alevine

yoksa aşk, bir köşede ansızın yakar seni



dön kendine, anlarsın; yıllar boyu çaresiz

olmak ne kadar acı karanlık bir kuyuda

birer birer kapanır güneşin perdeleri

kaybedersin bir daha dönmemek üzere geri

riyakar neş’eyi de, budala uykuyu da

Hiç yorum yok:

reklam izle kazan

SPONSOR REKLAMLAR